9. Ev Konuları
Doğum haritasını 3 ana öğe oluşturur; Gezegenler, Burçlar ve evler. Evler de burçlar gibi 12 adettir. Doğu ufkundan başlayarak saat yönünün tersine doğru sıralanırlar. Doğum Haritasında evler bir yaşam bölgesini sembolize eder ve etkilendiği burca göre anlam kazanır. Gezegenler, bireyin motivasyon ve dürtüsünü ifade eder. Mesela Jüpiter genişletip büyütür, Satürn ise kısıtlar ve sıkı çalışma ister.
Doğum Haritasında 9. ev;
9. Evin doğal burcu Yay, yöneten gezegeni Jüpiter
Astrolojide 9. ev felsefe, din ve yüksek bilgi edinmeyi içerir. Yüksek öğrenim hayatımız, yurtdışı ile olan ilişkilerimiz, diğer kültürlere karşı tutumu ve merak, hoşgörü ve hümanizm bu evden yönetilir. Uzak yolculuklar, yabancı ülkeleri gezip, görme 9. evin konularıdır. Kendimizi tanımamız, kendimizi anlama ve gerçekleştirme isteğini gösterir. Tanrısal gücü nasıl algıladığımız bu evdeki gezegenlerle belirlenir. Ayrıca bu evdeki gezegenler yurtdışı bağlantıları ve yüksek öğrenimdeki başarımızı da anlatır.
Bireyin vizyonunu geliştirme ve hayatı daha iyi anlama yolu ancak farklı insanları tanıyarak gerçekleşir. 9. Evde ne kadar çok gezegen bulunursa (Satürn dışında), bireyin seyahat etme arzusu o kadar artar.
Farklı kültürleri inceleyen birey, hayatında çok önemsediği konuların (özellikle 8. Ev ile ilgili) ne kadar küçük ve değersiz olduğunu fark eder.
Yüksek öğretim de 9. Ev konusudur. Kişinin yüksek eğitim almaya dair ihtiyacı, okuyabileceği alanlar ve üniversite deneyimi bu evde bulunan burç ve gezegenler aracılığı ile yorumlanır.
Örneğin Neptün veya Balık burcu 9. Evde yer alan bir kişi, sanata dair konulara odaklanabilir. Olumsuz bir etkisi ise bireyin eğitimle ilgili ulaşması zor hayallere sahip olmasıdır.
Sonuç olarak, sekizinci evde yüzleşmekte zorlandığımız içsel kalıntılar ile başa çıkmak zorunda kalırız. Dokuzuncu ev ise bize geleceğin nasıl olduğuna dair vizyon çizip, hayalleri gerçekleştirme motivasyonu verir.
Doğum Haritasında 9. Ev
Astrolojiye göre doğmak ve bir beden içine girmek, evrenin bütünsel bir parçasıyken evrenden ayrılıp bir birey haline gelmek demektir. Bedenin içine yerleşmek, bireyin kendisi olma sürecini başlatır.
Bu başlangıç, doğum haritasında 1. Ev ile 12. Ev arasındaki çizgiyle gösterilir. Aynı çizgi, yükselen burcumuzu bulmamızı sağlar. Sekizinci evde, yüzleşmekte zorlandığımız içsel kalıntılar ile başa çıkmak zorunda kalırız. Dokuzuncu ev ise bize geleceğin nasıl olduğuna dair vizyon çizip, hayalleri gerçekleştirme motivasyonu verir.
Sekizinci ev birçok insana bir tür duygusal acı yaşatır. Çünkü birey kalıntı dediğimiz olumsuz özelliklere sıkı sıkı bağlıdır ve bırakmak istemez. Nihayetinde ise kalıntılardan temizlenip yenilenmiş ve ilişkiler konusunda bilge bir insan olarak 9. Eve adım atarız.
Sosyal ve duygusal ilişkileri tarafsız değerlendirmeyi başaran birey şimdi, kazandığı özgüven ile hayatı bir serüven olarak görmeye başlar. Dokuzuncu ev, özellikleri açısından Jüpiter ve Yay burcu ile ilişkilendirilir.
Yukarıdaki doğum haritasında 9. Evin burcu nedir? 9. Evde bulunan gezegen ve asteroitler nelerdir?
- Balık Burcu
- Venüs ve Uranüs (Uranüs Koç burcunda)
Yay burcunun hayata dair vizyonunu birey bir parça geliştirmeyi amaçlar. 8. Evde yaşanan deneyimlerden sonra hayatın anlamı, neden yaşadığımız gibi soruların cevapları 9. Ev sayesinde bulunur.
Felsefe, din ve nesiller boyu aktarılan öğretiler 9. Evin alanına girer. Birey neden ve niçin sorularıyla hayatta kendi gerçeğini bulmaya çalışır.
Özellikle 8. Eve dair yaşanan sıkıntılar yüksek bir acı verdiyse, birey neden bu acılara sabretmesi gerektiğine dair güçlü bir araştırma işine girer.
Bir din veya felsefeyi hayatın merkezine koymak ve tavsiye edilen kurallara uymak, bireyin hayatını düzene sokar; bu öğretilerin hem ruhsal hem de fiziksel birçok faydası olabilir.
Her insan, hayatında bir “anlam” aradığı dönemden geçer. Birçoğumuz hayata dair mutlak doğrular bulup onlara sarılmak ve güçlü bir şekilde geleceğe ilerlemek isteriz. Bizi tatmin eden bir anlam bulmadan umut edilecek bir şey kalmaz ve çabalamak için bir sebep bulamayız.
Daha büyük ve daha güçlü bir varlığa (Yaratan) dair bir inanç, güvende hissetmenin en kolay yoludur. Hayatı doğru yaşamak için bir rehber arayışı, 9. Evin temel taşını oluşturur.
Daha detaylı örneklere girmeden önce 9. Ev ile 3. Ev arasındaki bilgiye yaklaşım farkından bahsedelim:
- 9. Ev sıklıkla soyut kavramlar ve sezgilere dair içgüdüsel bir yaklaşımı tercih ederken,
- 3. Ev ise elle tutulabilen ve kanıtlaması kolay gerçekleri hedef alır.
Gözlem veya neden – sonuç ilişkisi ile toplanan veriler (3. ev), bir sistem içerisine konup vizyon haline 9. Ev sayesinde getirilir. Bu ev, hayatta yaşanan birçok deneyimin altında öğrenilmesi gereken bir ders/öğreti olduğuna inanır.
Örneğin Jüpiter veya Venüs’ü 9. Evde yer alan bir kişi, daha iyimser bir yaklaşım sergiler. Hayatta yaşadığı birçok deneyimin Yaratan veya bir sistem tarafından gerçekleştiğine inanabilir.
Birey bir inanca sahip olmasa bile, yaşadıklarının onun kişiliğinde büyük bir gelişime katkı sağladığını fark eder.
Öte yandan Satürn veya Oğlak burcu 9. Evde bulunan bir kişi, yaşadıklarını yorumlamakta zorlanabilir. Hatta kendi doğrularını bulmak için çaba göstermesi ve detaylı araştırması gerekir. Yoksa olumsuz bir yaklaşımı kabul etmek oldukça kolaydır.
9. Ev bireyin din ve felsefeye dair konulara nasıl yaklaştığını gösterir. Örneğin Merkür veya İkizler burcunun bu evde yer alması, bireyin Yaratan veya evrene dair konuları entelektüel anlamda kavramaya çalıştığını gösterir.
Neptün veya Balık burcu ise daha duygusal bir tutum ile inançlarına kendini ‘adama’ davranışını benimseyebilir. Fanatik bir yaklaşım çoğunlukla Mars veya Koç burcunun etkisi ile gerçekleşir.
Din veya felsefeye yaklaşımın yanı sıra Yaratan’ın nasıl biri olduğuna dair düşünceler de 9. Ev ile ilgilidir. Örneğin Satürn ile bir kişi, Yaratan’ı ağır kurallara sahip ve soğuk görebilir.
Üçüncü ev yakın çevreye seyahati ve onu keşfetmeyi, dokuzuncu ev ise uzak yerlere seyahati ve hayata geniş bir perspektiften bakmayı temsil eder. Farklı dil ya da kültürleri öğrenmek için çok fazla okumak ve o ülkeleri ziyaret etme arzusu 9. Evin alanına girer.
Bireyin vizyonunu geliştirme ve hayatı daha iyi anlama yolu ancak farklı insanları tanıyarak gerçekleşir. 9. Evde ne kadar çok gezegen bulunursa (Satürn dışında), bireyin seyahat etme arzusu o kadar artar.
Farklı kültürleri inceleyen birey, hayatında çok önemsediği konuların (özellikle 8. Ev ile ilgili) ne kadar küçük ve değersiz olduğunu fark eder.
Örneğin Plüto veya Akrep burcu 9. Evde yer alan bir kişi, okuyarak ya da seyahat ederek öğrendikleri ile kendi vizyonunu oluşturma sürecinde güçlü bir değişim yaşar.
Yüksek öğretim de 9. Ev konusudur. Kişinin yüksek eğitim almaya dair ihtiyacı, okuyabileceği alanlar ve üniversite deneyimi bu evde bulunan burç ve gezegenler aracılığı ile yorumlanır.
Örneğin Neptün veya Balık burcu 9. Evde yer alan bir kişi, sanata dair konulara odaklanabilir. Olumsuz bir etkisi ise bireyin eğitimle ilgili ulaşması zor hayallere sahip olmasıdır.
9. Evde Uranüs ise getirdiği sıra dışı özellikler bireyde, ailede yüksek öğrenim gören ilk insan olma arzusu uyandırabilir Başka bir olasılık da geleneksel eğitimi yoksayıp beklenmedik bir alanda kendisini geliştirmesidir.
Sonuç olarak, sekizinci evde yüzleşmekte zorlandığımız içsel kalıntılar ile başa çıkmak zorunda kalırız. Dokuzuncu ev ise bize geleceğin nasıl olduğuna dair vizyon çizip, hayalleri gerçekleştirme motivasyonu verir.